Size karşı oluşan ani bir beklenti halinde panik olduğunuz anlar olmuştur. Yapmanız gereken çok fazla iş olduğunda yaratıcılığınızın gözle görülür ölçüde düşmesi, çok güzel bir cevap verebilecekken aniden gelen bir soruya karşı öylece kalakalmak mutlaka başınıza gelmiştir. Ancak duşta aklınıza gelen dünyayı değiştirebilecek fikirler, nasıl oluyor da bir anda birden buluyor? İnsan beyni çoğu zaman baskı altında olduğunda çalışmayı reddediyor. Yani kendinizi zorlamanız ve tüm hızla çalışmanız sizi başarıya götüren yol olmayabiliyor.
Beynin bir sorunu çözmesi için izleyebileceği iki farklı yol var. Birisi, farklı çözümler deneyerek bir problem üzerinde kasıtlı ve metodik olarak çalışmak olarak belirtilen analitik bir yol. Diğeri ise bir çözümün birdenbire aklımıza geldiği, sözde “Aha!” anı.
“Aha! anı” için en güzel örnek; Arşimet! Çaresiz kaldığı bir anda su dolu bir küvetin içerisinde suyun kaldırma kuvvetini fark ederek (tabii başlarda bunun önemi sadece kralın tacının som altından olduğunu kanıtlamak) kendini sokaklara atıp dünyayı değiştirecek bir kuramı öne sürmesidir.
Beyninizi çalıştırmak için bir sıçrama anı yaşamanız gerekebilir. Beynin çalışma yöntemi pek de kolay olmadığı için, direkt olarak konu ile ilgilenmek yerine farklı şeylerle uğraşırken beyninize bir fikir oluşturabilmesi için fırsat verebilirsiniz.
Birkaç deneyi göz önünde bulundurursak, kabaca fikirlerin %70’inin işte, %30’unun ise iş dışında aklımıza geldiğini görebiliriz. Ancak bu yüzdelerin bizi yanıltmasına izin vermemek gerekir. Önemli olan nicelik değil, nitelik. Ne zaman beyninizi yormak yerine ona asıl aradığı ilhamı verecek bir alan sunarsanız, işte o zaman hiç beklenmedik bir “Aha! anı” yaşayabilirsiniz.
Doğru “Aha! anı yaşamak için doğru ruh haline girmek çok önemlidir. Egzersiz yapmak, doğada olmak, endorfin salgılattığı için olumlu ve rahat bir ruh hali sağlar. Bu durumda, düşünce alanımızı, uzak fikirleri ve uzun vadeli olasılıkları daha iyi analiz edebilmek için bedeninizi ılık su ile buluşturabilirsiniz. İyi bir duş, kaliteli fikirleri de beraberinde getirebilir. Dış dünyaya biraz ara verin ve fikirlerin sizi hayal ötesi bir yolculuğa çıkarmasına izin verin.
Çünkü endişeli olduğunuzda, daha analitik düşünmeye eğilimlisiniz.
Çalışma planınızda her zaman yoğunluk olmamalı, çalışmak için farklı yöntemler denemeli ve çok sayıda iş çıkarmak yerine, kaliteli iş çıkarmalısınız.
Neden en iyi fikirler beklemediğimiz anda belirir?